28 Ağu 2011

Bütün oyunları alt eden oyun: Go. Zihin için en büyük sınav bu oyun olabilir mi?

Çeviren: Güçlü Yılmaz 

Gece yarısı kablo TV yayınında ağır siklet prolar Monstor (dev), Razor (jilet), Butcher (kasap) Assassin (günahkar) ve Knitting Needle (örgü şişi) kullanıcı isimleri ile böbürlenmekteler. Tarihteki en ünlü oyunlar 1835’deki Kan Kusturan Oyun, 1926’daki Meşhur Öldürme Oyunu, 1945’deki Atom Bombası Oyunu. Hayır, bu kemik kıran cinsten yakın dövüş sanatlarından biri değil. İki rakibin rahat bir şekilde oturup, yanlarında katlanır kâğıt yelpaze ve sigara dışında bir şey bulundurmadıkları, kesişen dik çizgileri olan düz bir tahtada sırayla siyah ve beyaz taşları yerleştirdikleri bir salon oyunu. Basit kurallar ve malzemelerle oynansa da müthiş bir zihinsel mücadele. Satrançtan farklı olarak, her ne kadar uzun süreden beri 1 milyon 600 bin dolarlık ödül duyuruluyor olsa da henüz hiçbir bilgisayar 10 yaşındaki zeki bir çocukla başa çıkamadı. İngilizcede go olarak bilinen oyun, (Japonca İgo, Çince Veyçi, Korece Baduk) satrançtan daha derin ya da zor değil. 2500 yıl önce Çin’de akıl edilen oyun, Han Hanedanlığı döneminde (M.Ö.206-M.S. 220) şairlere, filozoflara ve strateji kuramcılarına ilham olacak kadar çok ilgi görmeye başladı. M.S. 56 yılında rahmetli olan strateji kuramcısı Huan Tan, “Xin Lun” (Yeni Tez) adlı çalışmasında, oyundaki en doğru yaklaşımı açıklarken “rakibinizi çevreleyecek şekilde taşlarınızı geniş bir alana dağıtın” tavsiyesinde bulunuyor. Saldırmak ve düşmanın nefesini kesmek ikinci iyi taktik. “En kötü strateji sadece kendi alanınızı savunmaktır” 1930’larda Fransız Majino Hattı’nı tasarlayanların faydalanabileceği bir öğüt.

Gonun aynı zamanda Han dönemi halkbiliminde de yeri vardır. Wang Zi adlı bir oduncunun hikâyesi şu şekildedir: Ormanda dolaşırken iki bilgenin bir oyun oynadığını görür. Seyretmek için oturur ve oyuna öylesine dalar ki sonunda oyunculardan biri artık evine gitmesinin iyi olacağını söylediğinde baltasının sapının tamamen çürümüş olduğunu görür. Köyüne dönüp kimseleri tanıyamıyor olduğu fark edince, Wang, 100 yıl kadar ortalardan kaybolduğunu anlar. Belki biraz abartı payı olsa da bu öykü boş tahtayla başlayıp giderek artan karmaşıklığın yarattığı büyünün sürekliliği hakkında önemli bir ipucu vermekte.

25 Ağu 2011

Türkiye’de go oyunu yayıncılığı: mevcut durum, eksiklikler ve Merdiven

Türkiye’de go oyununun resmi olarak başlamasının (ODTÜ Go Topluluğu’nun kurulması) üzerinden 22, go oyuncuları için bir çatı oluşturan Türkiye Go Oyuncuları Derneği’nin (TGOD) kurulmasının üzerinden ise tam 16 yıl geçti. Özellikle son yıllardaki atılımlarla bugün geldiğimiz noktada, diğer Avrupa ülkeleri ile kıyaslandığında, hızla yayılan ve oyuncu kitlesi giderek genişleyen bir go oyununa sahibiz Türkiye’de. Birçok derneğimiz, üniversite kulübümüz ve turnuvalarımız var, Türkiye Go Ligi var! Hatta son dönemde ülkemizde uluslararası bir turnuvamız oldu ve profesyonel oyuncuların arada sırada ülkemize uğraması da olağan hale geldi.

Buraya kadar go ile ilgili her şeyin gelişimi güzel görünüyor, ama benim gibi birçok go oyuncusunun uzun yıllardır eksikliğini hissettiği bir nokta var ki, o da go oyunu hakkında Türkçe basılı materyallerin nadirliği. Bu eksiklik, Türkiye gosunun geldiği bu noktada birazcık sırıtıyor sanki. Gonun kuralları hakkında çeviri (M. Dardeniz – Go Kitabı, K. Dinçer - İncelikli Go Sanatını Keşfetmeye Çağıran Küçük Kitap) ve özgün (A. Kılınç – Go: Dünyanın En Büyüleyici Oyunu, G. Çakır – Yeni Başlayanlar İçin Go) birkaç Türkçe kitap bulunmakta şu anda. Ancak go oyunu ve Türkiye’de go üzerine fikirlerin yer aldığı, yeni başlayan oyuncuları teşvik edecek duygu ve düşüncelerin paylaşıldığı, dünyada go ile ilgili olan gelişmelerin ülkemizdeki go kitlesi tarafından takip edilmesini sağlayacak makaleler içeren ve düzenli olarak basılan bir yayın organı ne yazık ki mevcut değil.

24 Ağu 2011

11. Uluslararası İstanbul Go Turnuvası

Türkiye'nin tek uluslararası nitelikte go turnuvası olan İstanbul Go Turnuvası'nın 11.si bu sene 24-25 Eylül tarihlerinde İstanbul'da Mimar Sinan Güzel Sanatlar Üniversitesi Fındıklı yerleşkesinde düzenlenecek. İstanbul Go Topluluğu'nun Türkiye Go Oyuncuları Derneği'nin desteği ile organize edeceği turnuva, Avrupa Go Federasyonu tarafından belirlenen 2011-2012 Avrupa Kupası takviminde de yer almakta.

22 Ağu 2011

Go nedir?

Go, kökeni 4000 yıl öncesine kadar giden uzakdoğu kökenli bir tahta oyunudur. Çin'de ortaya çıkmış, daha sonra Japonya'da gelişimini sürdürmüş olan oyun, bugün tüm dünyaya yayılmıştır.

Go, siyah ve beyaz taşları ile iki kişi tarafından oynanır ve oyuna boş bir tahta ile başlanır. Go tahtası, üzerinde 19x19 çizgiden oluşan bir ızgara (grid) şeklindedir, taşlar bu çizgilerin kesişme noktasına konur. Tahta üzerine konulan taş, oyunun sonuna kadar aynı noktada kalır ve hareket ettirilmez. Yalnızca rakip tarafından ele geçirilen taşlar tahtadan kaldırılır. İdeal bir go setinde, tahta üzerinde yer alan 361 kesişme noktasını dolduracak kadar taş (181 siyah, 180 beyaz) yer alır, ancak bu taşların hepsinin oyun sırasında kullanılma zorunluluğu yoktur. Go taşlarının her biri aynı yapıda ve eşit güçtedir, ancak tahtada bulundukları pozisyona göre taşların ve grupların güçleri değişir.

Oyunun amacı, tahta üzerine rakipten daha çok alan çevrelemektir. Oyun sonunda siyah ya da beyaz taş grupları tarafından çevrelenmiş her bir kesişme noktası bir puan olarak sayılır, rakibin ele geçirilmiş taşları ise rakibe eksi puan olarak yazılır.

Çok basit kuralları nedeniyle hemen öğrenilebilmesine karşın, oyundaki hamle dizilerinin karmaşıklığı nedeniyle oyunda ustalaşmak uzun yıllar hatta bazen bir ömür boyu sürebilir.

Go'nun kuralları ve tarihçesi ile ilgili daha ayrıntılı bilgi alabileceğiniz birkaç web sitesi aşağıda sıralanmıştır:

Go nedir?
Go - Wikipedi makalesi
Go'nun kuralları
Go tarihi

Blog hakkında

Merdiven, Türkiye'de go oyunu ile ilgili güncel faaliyetler, haberler ve tartışmalar için dinamik bir platform oluşturmak ve makaleler yayınlayarak ülkemizdeki go ile ilgili bilgi birikimine katkı sağlamak amacı ile 2011 yılında kurulmuştur.

Gerek Türkiye Go Oyuncuları Derneği'nin, gerekse Türkiye'deki diğer go derneği ve kulüplerinin web sayfalarında go hakkında giderek kapsamı artan bilgiler yer alsa da, go hakkında düzenli olarak makaleler yayınlayan ve go ile ilgili konular hakkında bilgileri ve fikirleri okuyucularına derli toplu bir şekilde ulaştırabilecek bir yayın organının bulunmaması bu blogun ortaya çıkış sebeplerinden bir tanesidir (bkz. bu konudaki makale). İlk bir yılı boyunca Merdiven yazarları tarafından yayınlanan çok sayıdaki makale ve haber sayesinde, blog amacına ulaşmıştır (bkz. bu konudaki makale) ve go oyunu konusunda Türkçe kaynak birikimine katkı yapmaya devam etmektedir.

Blog, iki ana kısımdan oluşmaktadır ve bu kısımlar amaçları ile birlikte aşağıda verilmiştir:
Haberler: Türkiye'de ve dünyada go oyunu hakkında güncel faaliyetlerin takip edilebilmesini ve en güncel haberlere ulaşılabilmesini sağlamak.
Makaleler: Go oyuncularının go ile ilgili konular, faaliyetler vb. hakkında görüşlerini paylaşabilecekleri makaleler yayınlamak.

Ayrıca, blog içerisinde yer alan "Türkiye'de Go" başlıklı kısımda, Türkiye'de yer alan go dernekleri, şehir kulüpleri, üniversite toplulukları ve go okullarının tanıtımı yapılmaktadır.

Merdiven, herhangi bir go derneği ya da topluluğu ile bağlantılı değildir, Türkiye'deki tüm go faaliyetleri ile ilgilenir ve tüm go oyuncularının bilgiye erişmesini sağlayacak bir platform yaratma amacı gütmektedir.

Merdiven içerisinde yayınlanmış olan makaleler, kaynak göstermek kaydı ile kullanılabilir.

Blogda makale yayınlama süreci ve yayınlanmış haber veya makalelere yorum yapma konusunda ilgili bağlantılarda bilgi verilmiştir.

Merdiven'deki gelişmelerden Google friend connect ile ya da Facebook sayfasına üye olarak anında haberdar olabilirsiniz.


Her türlü soru, öneri ve eleştiri için iletişim: merdivengo@gmail.com

Çağatay Tavşanoğlu
Merdiven Editörü

Makale yayınlama süreci

Merdiven, go oyunu hakkında bilgi verici makaleler yanında, Türkiye ve dünyadaki go oyunu ile ilgili her türlü gelişme, fikir ve tartışmalar konusunda da makaleler yayınlamaktadır. Blogda, orjinal makaleler yer aldığı gibi , çeviri metinler de asıl yazarın ismi belirtilmek kaydıyla yayınlanabilmektedir.

Merdiven blogunda makale yayınlamak isteyen bir yazar, söz konusu metni (MS Office word 2003-2007 ya da Openoffice formatında olabilir) merdivengo@gmail.com adresine e-posta ile göndermelidir. Gönderilen mesajın başlığı "Blog makalesi" olmalıdır. Söz konusu metin web sitesi editörü tarafından içerik, uzunluk ve imla kuralları bakımından değerlendirilmektedir. Eğer bazı düzeltmeler yapılması gerekli ise, editör yazarla iletişime geçmekte ve düzeltmeler konusunda yazar bilgilendirilmektedir. Düzeltmeler tamamlandıktan sonra, söz konusu makale yazarın tüm ismi (adı ve soyadı) ile birlikte blogda yayınlanmaktadır.

Go oyunu dışındaki konularla ilgili olan ve herhangi bir kuruma ya da kişiye karşı hakaret içeriği olan metinler blogda yayınlanmayacaktır.

Bir haber ya da makaleye yorum yapma

Go Oyunu Blogu'nda yayınlanan bir haber ya da makaleye herkes tarafından yorum yapılabilmektedir. Ancak, yapılan yorumların spam ya da hakaret içerikli olması durumunda, söz konusu yorumlar siteden kaldırılacaktır.