28 Kas 2011

Yeni bir araştırma go oynamanın beyni geliştirdiğini tespit etti

Çeviren: Çağatay Tavşanoğlu
Yazarlar: Roy Laird & Hajin Lee 3p

Go deneyimi beyni geliştiriyor
Ciddi bir şekilde go çalışmak, beyinde gerçek anlamda fiziksel değişikliklere yol açar. Bu çarpıcı bulgu, bir grup Koreli sinirbilimcinin “uzun dönem eğitilmiş oyuncular” ile “tecrübesiz kontroller” arasındaki farkı inceledikleri çalışmanın sonucunda ortaya çıktı. Neuroimage dergisinde 2010 yılında yayınlanan makalelerinde, Lee ve ark. [1] go ustalarında “daha geniş ak madde bölgeleri” tespit ettiklerini bildirdiler. Ak madde (beyaz madde), beyinde dikkat kontrolü, işler bellek [3], yönetsel düzenlemeler ve sorun çözme ile ilgili sinir hücresi bağlantılarından oluşuyor [4,5]. Araştırıcıların bulguları ayrıca “ustaların kontroller ile karşılaştırıldığında oyun için hedefe özgü bir şablon geliştirmeye eğilimli olduklarını… ve yüklemeye bağımlı hafıza kapasitesiyle ilgili yapılarını kontrollere göre daha az kullandıklarını” da gösteriyor. Başka bir deyişle, ustalar çok yoğun düşünmüyorlar ve bize göre varyasyonlara daha fazla dikkat edip daha ilerisini okuyabiliyorlar; bizlere göre daha iyi hamleleri hızlıca görebilmek için “alansal süreçleri” (örüntü tanımlama) kullanıyorlar.

Araştırıcılar, verilerini elde etmek için özel bir fMRI tipi (voksel temelli tensor yayılımlı görüntüleme) kullandılar. Bu aslında oldukça geçerli bir yöntem: geçtiğimiz senelerde İngiliz araştırıcılar hokkabazlıktaki “motor öğrenme”nin benzer değişikliklere yol açtığını benzer bir yöntemle göstermişlerdi [6,7].

Güçlü oyuncuların önsezi gibi birşey kullanarak daha iyi hamleleri görmesi, usta satranç oyuncularının bir pozisyona hızlı bir şekilde baktıklarında zayıf oyunculara göre daha anlamlı “yığınlar” gördüğünü keşfeden Chase ve Simon’un klasik 1973 yılı çalışması [8] gibi daha önceki araştırmaları da doğrulamaktadır. Bugün, yığın kuramı [9] eğitilmiş beyinlerin nasıl çalıştığı konusunda yaygın olarak kabul edilmiş bir anlayış biçimidir. Reitman’ın 1976 yılındaki makalesi [10] ustalaşma süreci konusundaki anlayışımızı usta bir go oyuncusu (ilk batılı pro oyuncu Jim Kerwin) ile daha sonra oyuna başlamış olan Bruce Wilcox’u (daha sonra ilk bilgisayar go programı olan NEMESIS’in yazarı olmuştur) inceleyerek, yığın kuramının temel ilkelerini doğrulamıştır. Diğer bazı araştırmalar, go oynayanların beyinlerinin go oynamayanlarınkinden genel nitelik bakımından daha farklı (daha iyi) olup olmadığını incelenmiştir. Seul’de (Güney Kore) Deoksoo İlkokulu’nda yapılan bir araştırma [11] ciddi go öğrencilerinin diğer alanlarda daha gelişmiş bilişsel yetenekler edinebildiğini ortaya koymuştur. Chen ve ark. [12], 2003 yılında go oyuncularının beynin çok farklı alanlarını kullandığını göstermiştir. Benzer kapsamdaki satranç araştırmaları [13] ise daha lokalize olmuş beyin aktivasyonuna ilişkin sonuçlar ortaya koymuştur.

Go ustalarının beyinlerinde go oynamamış insanlara göre farklılılar tespit edildi

Lee ve ark.’nın çalışması [1], bu konudaki anlayışımızı bir adım öteye götürmüştür: yüksek seviyede bilişsel öğrenmenin beynin fiziksel yapısı üzerine etkisi vardır, tıpkı spor faaliyetlerine katılmanın vücut üzerindeki etkisi gibi. Bu bulgu, geçmişten beri gelen “doğa mı-yetişme mi” tartışmasına önemli çıkarımlar da sağlayacaktır. Mevcut geleneksel yaklaşım “tecrübelerimiz tarafından şekillendiriliriz” değil “nasıl doğduysak öyleyiz”dir. Beynin açık bir şekilde düşünebilme, duyguları yönetebilme ve bizi insan yapan diğer işleri sürdürebilme yeteneği, çoğu kez biyolojik, doğuştan ve beyin-temelli olarak görülmüştür.

Ya haplar işe yaramıyorsa?
İlaç endüstrisi bunalımlarımızdan, kaygılarımızdan, bipolar rahatsızlıklarımızdan ve diğer duygusal rahatsızlıklarımızdan bir hap kullanıp beyin kimyamıza bir çekidüzen vererek kurtulabileceğimizden bahsedip duruyor. Öğretmenler ve ebeveynler öğrenmede zorlanan öğrencileri etiketleyip, dikkat eksikliği-hiperaktivite bozukluklarını (DEHB), bipolar rahatsızlıklarını ya da her ne sorunları varsa onu iyileştirmek için mükemmel bir ilacın peşine düşüyorlar. Peki, haplar ya işe yaramıyorsa? Eğer bu doğuştan gelen biyolojik bir sorunsa, çözümü nedir? Neyse ki, şu anda bazı deneyimlerin fiziksel beyni de geliştirebileceğini artık biliyoruz. Yazarların dediği gibi, “uzun dönem baduk öğrenimi, beyinde eğitimsel ve bilişsel tedavilere yardımcı olabilecek öğrenme, soyut akıl yürütme, irade gibi daha yüksek seviyede bilişsel kapasitelerle ilişkili olan yapısal değişikliklere yol açar”. Bu aşamada yeni sorular ortaya çıkıyor. Acaba bazı faaliyetler diğerlerinden daha çok mu beyni geliştirmeyi sağlar? Muhtemelen. Oynamaya daha genç yaşlarda başlayan oyuncuların beyni daha çok mu değişir? Go oyuncularının beyinlerindeki ak maddedeki artış sadece onların iyi oynamalarını mı sağlar, yoksa diğer alanlardaki yeteneklerini de artırır mı? Evet, bu şekilde olduğunu düşünebiliriz, ama henüz bunlara ilişkin bir kanıt yok. Bu konuda daha çok öğrenmek için Peter Shotwell’in Rob High Kütüphanesi’nde [14] bulunan “Go ve Bilişsellik” konusundaki metni [15] inceleyebilirsiniz.


Çerivi yazının kaynağı:
Laird R., Lee H. 3p (2010) New study finds playing go make brains grow. American Go Association 6 September 2010, http://www.usgo.org/news/2010/09/new-study-finds-playing-go-makes-brains-grow/. Erişim: 15.11.2011.


Kaynakça

[1] Lee B., Park J.-Y., Jung W.H., Kim H.S., Oh J.S., Choi C.-H., Jang J.H., Kang D.-H., Kwon J.S. (2010) White matter neuroplastic changes in long-term trained players of the game of "Baduk" (GO): A voxel-based diffusion-tensor imaging study. Neuroimage 52: 9-19.




[6] Scholz J., Klein M.C., Behrens T.E.J., Johansen-Berg H. (2009) Training induces changes in white matter architecture. Nature Neuroscience 12: 1370-1371.

[7] Hamzelou J. (2009) Learning to juggle grows brain networks for good. NewScientist 11 October 2009. http://www.newscientist.com/article/dn17957-learning-to-juggle-grows-brain-networks-for-good.html. Erişim: 19.11.2011.

[8] Chase W.G., Simon H.A. (1973) Perception in chess. Cognitive Psychology 4: 55-81.


[10] Reitman J. S. (1976) Skilled perception in Go: Deducing memory structures from inter-response times. Cognitive Psychology 8: 336-356.

[11] Laird R. (2011) The Deoksoo study: does playing go make kids smarter? The American Go Foundation, http://www.agfgo.org/Koreastudy.htm. Erişim: 21.11.2011.

[12] Chen X., Zhang D., Zhang X., Li Z., Meng X., He S., Hu X. (2003)  A functional MRI study of high-level cognition. II. The game of GO. Brain Brain Research. Cognitive Brain Research 16: 32-37.

[13] Atherton M., Zhuang J., Bart W.M., Hu X., He S. (2003) A functional MRI study of high-level cognition. I. The game of chess. Brain Brain Research. Cognitive Brain Research 16: 26-31.

[14] Shotwell P. (2002) Reflections on language and philosophy in regard to cognitive psychology, artificial intelligence and educational studies of chess and go. http://www.usgo.org/resources/downloads/goandpsych.pdf Erişim: 21.11.2011.

[15] The Bob High Memorial Library. http://www.usgo.org/bobhighlibrary/ Erişim: 21.11.2011.

1 yorum: