Gözde Taşkın
Bir Cumartesi sabahı büyükannenizin evinin bahçesinde yakın-uzak onlarca kuzeniniz ile toplandığınızı hayal edin. Cuma akşamından yola çıkmış, şehirlerarası seyahat etmişsiniz. Sabah henüz kahvaltınızı yapmadan, yol yorgunu ağır adımlarla bahçe kapısına doğru yaklaşıyorsunuz. Demlenmiş çayın kokusu burnunuza hemen ulaşıyor. Bahçe kapısından girdiğinizde poğaça ve simitlerinin yanında çaylarını yudumlarken sohbet eden kuzenleriniz sizi karşılıyor. Çok sevdikleriniz, çok özledikleriniz, biraz mesafeli olduklarınız, geçen hafta birlikte halı saha maçına gittikleriniz, ödünç aldığı filmleri geri getirmediği için kara listeye aldıklarınız, başka şehirlerde yaşadığınız için yılda bir iki kere görebildikleriniz, şaka kaldıramayanlar, alınganlar, elinin ayarı olmayanlar, az konuşanlar, yüksek sesle gülenler, boğazına düşkünler, çekingenler, ciddiyetini bozmayanlar, gözü sulular, evli ve çocuklular, müzisyen, diş hekimi, avukat, öğretmen, mimar, doktor, işadamı, mühendis, öğrenci ve daha birçok meslek ve yaş grubundan hepsi şahsına münhasır onlarca kuzeninizle buluştuğunuzu hayal edin. Edebildiniz mi? Eğer bu sahneyi hayal edemiyorsanız henüz bir Go turnuvasına katılmamışsınız demektir.
Türkiye’nin bir çok iline dağılmış olan Go oyuncularının aralarında güçlü bağların kurulması ve yıl içinde yapılan turnuvalarda oyuncuların birbirlerini kucaklayarak karşılamasına neden olan bu samimiyetin oluşmasında Türkiye Go Oyuncuları Derneği tarafından her sene Ağustos ayında düzenlenen ve bir hafta süren yaz kamplarının etkisi oldukça büyük. Go kampı organize edilirken, yılın yorgunluğunu atıp Go oynayabileceğiniz sakin ve dingin atmosfere sahip deniz kenarı tatil mekanları tercih ediliyor ve ücretlerin uygun olmasına dikkat ediliyor. Her sene 20-50 arası değişen sayıda oyuncu ağırlayan Go kamplarında, yurtdışından davet edilen profesyonel ve yüksek seviye amatör oyuncular (öğretmenler) tarafından çalıştaylar düzenleniyor ve oyuncuların her gün bir turnuva maçı oynaması sağlanıyor. Çalıştaylarda, oyuncuların bilgi düzeylerinin arttırılması hedeflenirken, isteyen oyuncular öğretmenlere gün içerisinde oynadıkları oyunları yorumlatabiliyor. İçinizden; “Bu ders çalışma atmosferine benzer ortamda kim yaz tatilini geçirmek ister ki?” diye düşündüğünüzü duyar gibi oluyorum. Merak etmeyin, bütün bir gün elbette böyle başlayıp bitmiyor! Günde 2-2,5 saatin önceden belirlenmiş Go içerikli bir programa bağlı olarak geçirildiği kamplarda günün geriye kalan saatlerinde oyuncuların eğlenip rahatlamalarını sağlayan yan etkinlikler de düzenleniyor. Kim king turnuvasında cezalardan erkek almaz oynarken 8 erkeği de aldığı o masadaki diğer üç kişinin kendisini ayakta selamlayışını unutabilir? Yahut çok iddiali olduğunuz tavla turnuvasında bir ilkokul öğrencisi karşısında aldığınız mağlubiyete ne dersiniz? Yeni öğrendiği bir oyunda herkesi eleyerek birinci olan arkadaşınız kimdi? Sahilde gitar çalıp şarkı söyleyen arkadaşlarınızın arasından gece denize girmeye korktuğunuz halde size cesaret verip ikna edeni nasıl unutabilirsiniz? Denizin içindeki planktonların gece karanlığında etrafınızda parlayarak kendinizi çok güçlü bir büyücü gibi hissettirmesine ne dersiniz? Hem kahkaha atıp hem yüzmeye çalışırken kaç litre deniz suyu yutmuşsunuzdur? Yeni tanıştığınız ve rakı-balık sofrasında kaynaştığınız çiçeği burnunda Go oyuncusunu aylar sonra bir turnuvada gördüğünüzde nasıl selamlayacaksınız? Kumsalda sırt üstü yatmış sohbet edip kayan yıldızları izlerken ilk horlama sesi hangi arkadaşınızdan gelir? Her sabah uyuyakaldığı için kahvaltıyı kaçıranlar kimlerdir?
Bir insanı tanımak için ya alışveriş etmeli, ya yola gitmeli demiş atalarımız. Koreliler de birisiyle bir el Go oynamak, onunla bir yıl yaşamaya eşdeğerdir der. Karşınızdakinin karakterini onunla Go oynayarak derinlemesine anlayabiliyorsanız, birlikte geçirdiğiniz bir Go kampında neler öğrenebileceğinizi siz düşünün. İşte Go kamplarında başlayan arkadaşlıkların uzun sürmesinin sırrını da böylece açık ettikten sonra sizleri bu yaz Kelebekler Vadisi’nde geçirdiğimiz kamp fotoğraflarıyla başbabaşa bırakıyoruz. Unutmayın, aramızda sizin de yeriniz her zaman hazır!
Go kampından karelere, go kampının facebook sayfasından ya da İstanbul Go Okulu'nun sayfasından ulaşabilirsiniz.
Editör'ün notu: Bu yazı ilk olarak 27.08.2012 tarihinde İstanbul Go Okulu'nun sayfasında yayınlanmıştır.
Bir Cumartesi sabahı büyükannenizin evinin bahçesinde yakın-uzak onlarca kuzeniniz ile toplandığınızı hayal edin. Cuma akşamından yola çıkmış, şehirlerarası seyahat etmişsiniz. Sabah henüz kahvaltınızı yapmadan, yol yorgunu ağır adımlarla bahçe kapısına doğru yaklaşıyorsunuz. Demlenmiş çayın kokusu burnunuza hemen ulaşıyor. Bahçe kapısından girdiğinizde poğaça ve simitlerinin yanında çaylarını yudumlarken sohbet eden kuzenleriniz sizi karşılıyor. Çok sevdikleriniz, çok özledikleriniz, biraz mesafeli olduklarınız, geçen hafta birlikte halı saha maçına gittikleriniz, ödünç aldığı filmleri geri getirmediği için kara listeye aldıklarınız, başka şehirlerde yaşadığınız için yılda bir iki kere görebildikleriniz, şaka kaldıramayanlar, alınganlar, elinin ayarı olmayanlar, az konuşanlar, yüksek sesle gülenler, boğazına düşkünler, çekingenler, ciddiyetini bozmayanlar, gözü sulular, evli ve çocuklular, müzisyen, diş hekimi, avukat, öğretmen, mimar, doktor, işadamı, mühendis, öğrenci ve daha birçok meslek ve yaş grubundan hepsi şahsına münhasır onlarca kuzeninizle buluştuğunuzu hayal edin. Edebildiniz mi? Eğer bu sahneyi hayal edemiyorsanız henüz bir Go turnuvasına katılmamışsınız demektir.
Türkiye’nin bir çok iline dağılmış olan Go oyuncularının aralarında güçlü bağların kurulması ve yıl içinde yapılan turnuvalarda oyuncuların birbirlerini kucaklayarak karşılamasına neden olan bu samimiyetin oluşmasında Türkiye Go Oyuncuları Derneği tarafından her sene Ağustos ayında düzenlenen ve bir hafta süren yaz kamplarının etkisi oldukça büyük. Go kampı organize edilirken, yılın yorgunluğunu atıp Go oynayabileceğiniz sakin ve dingin atmosfere sahip deniz kenarı tatil mekanları tercih ediliyor ve ücretlerin uygun olmasına dikkat ediliyor. Her sene 20-50 arası değişen sayıda oyuncu ağırlayan Go kamplarında, yurtdışından davet edilen profesyonel ve yüksek seviye amatör oyuncular (öğretmenler) tarafından çalıştaylar düzenleniyor ve oyuncuların her gün bir turnuva maçı oynaması sağlanıyor. Çalıştaylarda, oyuncuların bilgi düzeylerinin arttırılması hedeflenirken, isteyen oyuncular öğretmenlere gün içerisinde oynadıkları oyunları yorumlatabiliyor. İçinizden; “Bu ders çalışma atmosferine benzer ortamda kim yaz tatilini geçirmek ister ki?” diye düşündüğünüzü duyar gibi oluyorum. Merak etmeyin, bütün bir gün elbette böyle başlayıp bitmiyor! Günde 2-2,5 saatin önceden belirlenmiş Go içerikli bir programa bağlı olarak geçirildiği kamplarda günün geriye kalan saatlerinde oyuncuların eğlenip rahatlamalarını sağlayan yan etkinlikler de düzenleniyor. Kim king turnuvasında cezalardan erkek almaz oynarken 8 erkeği de aldığı o masadaki diğer üç kişinin kendisini ayakta selamlayışını unutabilir? Yahut çok iddiali olduğunuz tavla turnuvasında bir ilkokul öğrencisi karşısında aldığınız mağlubiyete ne dersiniz? Yeni öğrendiği bir oyunda herkesi eleyerek birinci olan arkadaşınız kimdi? Sahilde gitar çalıp şarkı söyleyen arkadaşlarınızın arasından gece denize girmeye korktuğunuz halde size cesaret verip ikna edeni nasıl unutabilirsiniz? Denizin içindeki planktonların gece karanlığında etrafınızda parlayarak kendinizi çok güçlü bir büyücü gibi hissettirmesine ne dersiniz? Hem kahkaha atıp hem yüzmeye çalışırken kaç litre deniz suyu yutmuşsunuzdur? Yeni tanıştığınız ve rakı-balık sofrasında kaynaştığınız çiçeği burnunda Go oyuncusunu aylar sonra bir turnuvada gördüğünüzde nasıl selamlayacaksınız? Kumsalda sırt üstü yatmış sohbet edip kayan yıldızları izlerken ilk horlama sesi hangi arkadaşınızdan gelir? Her sabah uyuyakaldığı için kahvaltıyı kaçıranlar kimlerdir?
Bir insanı tanımak için ya alışveriş etmeli, ya yola gitmeli demiş atalarımız. Koreliler de birisiyle bir el Go oynamak, onunla bir yıl yaşamaya eşdeğerdir der. Karşınızdakinin karakterini onunla Go oynayarak derinlemesine anlayabiliyorsanız, birlikte geçirdiğiniz bir Go kampında neler öğrenebileceğinizi siz düşünün. İşte Go kamplarında başlayan arkadaşlıkların uzun sürmesinin sırrını da böylece açık ettikten sonra sizleri bu yaz Kelebekler Vadisi’nde geçirdiğimiz kamp fotoğraflarıyla başbabaşa bırakıyoruz. Unutmayın, aramızda sizin de yeriniz her zaman hazır!
Go kampından karelere, go kampının facebook sayfasından ya da İstanbul Go Okulu'nun sayfasından ulaşabilirsiniz.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder